Öğretim yılı başından beri öğrencilerimize verdiğimiz “KİTAP OKUMA ve BAŞARIDA MOTİVASYON” seminerlerinden sonra,artık öğretmenlerimizle “EĞİTİMDE KALİTE-ÖĞRETMEN DE VERİM “ seminerlerinde beraberiz.
Sakarya’da  başarının yükselmesi ve öğrencilerimizin vatana ve millete yararlı bireyler olarak yetiştirilmeleri hususunda öğretmenlerimizde gördüğüm gayret,samimiyet,heyecan ve ilgiden dolayı memnuniyetimi  ifade edecek kavram bulmakta zorlanıyorum.Bu keyfiyeti görmenin bahtiyarlığı ile öğretmen konulu sohbete başlamak istiyorum.
Gönlü sevgi,şefkat ve hoşgörü deryası,fedakarlığın su katılmamış mümessili, sabrın sembolü,çok çalışmayı şiar edinerek ülkesini daha iyiye ve daha ileriye götürmeyi amaçlayan kendi eriyip çevresini aydınlatan öğretmenimiz…
Buram buram vatan kokan,bayrak kokan,inanç kokan yedi veren güller gibi başka hiçbir bahçeye nasip olmamış rengarenk çiçeklerin bahçivanı,çorak gönülleri ilim ve irfan çağlayanı ile kana kana sulayan örnek insan öğretmenimiz…
Tarih boyunca hep kendisine saygı duyulan mümtaz bir varlık öğretmenimiz…
Öğretmen ;Türk toplumu için sudur,ekmektir,aştır.Toplum insan vücudu ise,öğretmen de gözdür,kaştır.Uygarlık yarışında diğer milletlere karşı bükülmeyen bilek,eğilmeyen baştır.
Meyvesi tükenmeyen bir ağaç gibidir.Tahtında oturan hükümdarın giydiği taç gibidir.Onun yokluğunda bütün bir toplum sususz ve aç gibidir.Şifası sevgi olan ilaç gibidir.Leyla’nın Mecnun’a,bülbülün güle,canlıların havaya muhtaç olduğu gibidir… 
Sönmeyecek bir nur,yabancı cereyanlara karşı koyacak görkemli bir sur gibidir.
Varlıklarda zafer çeşit çeşittir.Meyve ağacın,kokmak gülün,ötmek bülbülün,koşmak atın,uçmak kuşun,petek de arının zaferidir.
Hammeddesi olan genç beyinleri sevgiyle,şefkatle,ilimle,irfanla,ahlakla,edeple,bilgi ve kültürle yoğurup iyi bir vatandaş olarak yetiştirmek de öğretmenin en büyük zaferidir.
Mimar  planı yanlış çizerse zararı inşaat sahibine ve kendisinedir.Tüccar malını satamazsa onun da zararı kendinedir.Oysa öğremenin hatasından doğacak zararın faturası  tüm topluma çıkacağından dolayı,öğretmen sıfır hatayla çalışmanın bilincindedir.Bunun için de ideal bir yapıya,sağlam bir karaktere ve sabır ve sevgi dolu bir vicdana sahip olmak zorundadır.
Unutmayalım ki,Yavuz hocası Kemal Paşazade’nin atının ayağından sıçrayan çamuru şeref kabul ettiği gün büyüyerek şahikalarda taçlanırken,Napolyon hocası Molme’yi tokatladığı gün,büyük irtifa kaybına uğrayıp,gözden düşmüş ve kınanmıştı.
Ne mutlu öğretmenine gerçek değerini verip,onu baş tacı yapan ve ardına düşüp emin adımlarla geleceğe yürüyen aydınlık toplumlara…